Kaza, 2023 yılında Asarkale mevkisinde gerçekleşti. Olayın ayrıntılarına göre, Dr. Serdar Kıyak’ın kullandığı otomobil direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi sonucunda yaklaşık 30 metre yükseklikten Kızılırmak Nehri'ne uçtu. Otomobilin suya düşmesi sonucunda Dr. Kıyak, araçtan atlamayı başarmış olsa da, eşi Gülşah Karaman Kıyak ile 3 yaşındaki çocukları otomobille birlikte suya gömüldü. Dr. Kıyak'ın hafif yaralı olarak kurtulması, durumu biraz teselli etse de, ailenin yaşadığı kayıplar büyük bir trajedi halini aldı.

Kaza sonrasında olay yerine jandarma, sağlık ve itfaiye ekipleri yönlendirildi. Samsun Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı itfaiye dalgıçları, sudaki arama kurtarma çalışmalarında bulunarak anne ve çocuğun cansız bedenlerini sudan çıkardı. Olayın duyulmasının ardından bölgedeki halk arasında büyük bir üzüntü hakimdi, zira aile, birçok kişi tarafından tanınan ve sevilen bireylerdi. Eşinin ve çocuğunun kaybı, Dr. Kıyak üzerinde derin bir etki bıraktı anlaşılan.

Dr. Serdar Kıyak’ın geçmişine dair bilgiler elde edildi. Kıyak’ın bir dönem Bafra Devlet Hastanesi’nde görev yaptığı ve sonrasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü’nü kazandığı öğrenildi. Eğitimine burada devam eden Dr. Kıyak, yaşadığı bu acı olayla birlikte kariyerinin yanı sıra ailesinin de büyük kaybını yaşamış oldu. Psikiyatri gibi hassas bir alanda çalışmakta olan Dr. Kıyak, böyle bir felaketin etkileriyle başa çıkmaya çalışacak ve belki de mesleki hayatında da büyük zorluklarla karşılaşacaktır. Kaybettiği aile fertlerinin anısını yaşatmayı hedeflemesi muhtemel bir olasılıktır.

Bu kaza, sadece Dr. Kıyak ve ailesi için değil, aynı zamanda tüm toplum için büyük bir kayıp ve üzüntü kaynağı oldu. Aile olması gereken sıcaklığın ve desteğin temelinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Toplumun, böyle trajik olaylara karşı daha duyarlı olması gerektiği ve kaybın ardından ailelerin nasıl bir destek mekanizmasına ihtiyaç duyabilecekleri üzerinde durmak gerektiği vurgulanmalıdır.

Sonuç olarak, Dr. Serdar Kıyak yaşadığı bu trajedi ile, hem kişisel hem de mesleki hayatında yeni bir sınavdan geçmek zorunda kalacak. Kazada kaybettiği eşi ve çocuğu ile birlikte taşıdığı hatıralar, ilerleyen zamanlarda ona güç vermeye çalışacak; ancak bu sürecin ne kadar zorlayıcı olduğu da aşikar. Dr. Kıyak’ın yaşadığı derin acı, üzerine düşünülmesi ve toplum olarak nasıl bir destek sağlanması gerektiği konularını da gündeme getiriyor. Bu tür trajedilerin önlenmesi için, yol güvenliğinin artırılması gibi önlemlerin önemi bir kez daha hatırlanmış oldu.