Çamlýhemþin ilçesinin yüksek kesimlerinde meydana gelen yoğun kar yağışı, yayla yaşamını olumsuz etkiledi. Özellikle Avusor Yaylası’nda, gece saatlerinde başlayan ve sabah saatlerine kadar aralıksız süren kar yağışı, bölgede 20 santimetreyi bulan bir kar kalınlığına yol açtı. Kar yağışının etkisiyle merada otlayan yaklaşık 500 küçükbaş hayvan mahsur kaldı. Hayvanların sahibi İsmail Yılmaz, sabah saatlerinde yağışın artmasıyla birlikte hayvanlarının yaylada mahsur kaldığını belirtti ve yardım çağrısında bulundu.
Yılmaz’ın yardım çağrısına, bölge halkından Muhammet Kesici yanıt verdi. Kar yağışı altında yaylaya çıkan Kesici, hayvanların bulunduğu alanı tespit ederek onları güvenli bir bölgeye yönlendirdi. Bu süreçte, meradan çıkarılan hayvanlar korunaklı bir alana alındı. Ayrıca, soğuktan etkilenmemeleri için hayvanlara yem desteği de sağlandı.
Yardım çalışmalarının ardından açıklama yapan Muhammet Kesici, “İsmail kardeşimizin yoğun kar yağışından dolayı mahsur kalan 500 küçükbaş hayvanlarını güvenli alana alarak kurtardık. Herhangi bir sorun yaşanmadı. Kar yağışı bölgede hayatı zorlaştırsa da dayanışma ile bu sıkıntıları aşıyoruz” ifadelerini kullandı. Kesici'nin gösterdiği dayanışma, bölge halkı arasında bir örnek teşkil ederken, yerel toplulukların birlikte hareket etme kabiliyetini de gözler önüne serdi.
Kar yağışının etkisinin sürdüğü günlerde, yayla hayatının zorlukları ve birlikte hareket etmenin gerekliliği daha da belirgin hale geldi. Avusor Yaylası’ndaki bu olay, yerel halkın dayanışma kültürünü ve yardımlaşma ruhunu güçlendirdi. Zorlu hava koşullarına rağmen, insanların bir araya gelerek oluşturduğu çözüm odaklı yaklaşım, hayvanların güvenli bir şekilde kurtarılmasıyla somut bir başarıya dönüştü. Bu tür olaylar, toplulukların birbirine destek olmasının ve zor günlerde birlikte omuz omuza durmanın önemini hatırlatıyor.
Sonuç olarak, Çamlýhemþin ilçesinde yaşanan kar yağışı, tarım ve hayvancılık faaliyetlerini olumsuz etkileyen ciddiyet taşısa da, yerel halkın dayanışması bu zorlukların üstesinden gelinmesi açısından büyük bir katkı sağladı. İsmail Yılmaz’ın hayvanlarını kurtarmak için yaptığı yardım çağrısı, Muhammet Kesici tarafından karşılık bulurken, bu durum, yerel sosyal yapının gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Hayvancılığın geçim kaynağı olduğu bu bölgelerde, doğal afetlerin etkilerine karşı dayanıklı bir topluluğun varlığı ise gelecekte benzer durumlarla karşılaşılması halinde büyük önem taşıyacak. Bu tür dayanışmalar, toplumda birlik ve beraberliği pekiştirirken, zorlu zamanların üstesinden gelme iradesini de güçlendirmekte.











