Türk-İş Sinop İl Başkanı Muhittin Durdu’nun Basın Açıklaması
Türk-İş Sinop İl Başkanı Muhittin Durdu, hükümetin zam teklifine karşı tepki olarak, Türk-İş’e bağlı sendika üyeleri ile birlikte Uğur Mumcu Meydanı
Durdu, kamuda çalışan işçiler olarak 2025 yılı Toplu İş Sözleşmesi sürecinde karşılanmayan talepler, ücret artışları ve hakları için verdikleri mücadelenin devam edeceğini vurguladı. Bu kararlı duruşlarının bir parçası olarak eylem planlarını kamuoyuna duyurduklarını belirtti. Geçtiğimiz hafta 81 ilde iş yerleri önünde bildiriler okuduklarını ifade etti ve çağrı yaparak, “Geçim derdi büyüdü, bu teklif toplu sözleşme değil, toplu oyalamadır! İşçiyi, emekçiyi açlığa mahkûm etmektir!” dedi. Bugün, eylem planları doğrultusunda bir adım daha attıklarını belirten Durdu, “Alanlardayız, meydanlardayız. Kitlesel olarak sesimizi yükselteceğiz!” şeklinde konuştu. Emekçi kardeşlerine seslenerek, “Fakat görüyoruz ki ne bizi duyan olmuş, ne de halkın gerçekleriyle yüzleşen” dedi. Hükümetin geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği toplantıda kendilerine sunulan teklifin geçim şartlarına uygun olmadığını ve işçinin emeğinin yok sayıldığını belirtti. Bu durumun, tüm ülkede işçi kitlesi ve kamuoyu tarafından üzüntüyle karşılandığını dile getirdi. Durdu, “Bir söz vardır bilirsiniz; baltayı ağaca vurmuşlar. Balta ağaca ‘Neden üzüldün?’ diye sormuş. Ağaç demiş ki, ‘Senin bana yaptığına değil, sapın gövdemdendir ben ona üzüldüm’” diyerek durumu benzetti. Yöneticilere seslenen Durdu, “Bu ülke hepimizin ve biz ülkemize, milletimize hizmet ediyoruz. Siz bunu unuttunuz! Biz ona üzüldük” dedi. Meydanlardan bir kez daha seslenen Durdu, “Biz emekçiyiz! Biz işçiyiz! Biz köle değiliz! Biz çalışıyoruz, onlar oyalıyor. Biz üretiyoruz, onlar görmezden geliyor” ifadelerini kullandı. Talepleri duyulana kadar, hakları teslim edilene kadar emek mücadelelerini sürdüreceklerini yineledi. “Artık sokaktayız, meydanlardayız, alanlardayız! Geçinemiyoruz. Zordayız! Eylemse eylem, grevse grev!” diyerek kararlılıklarını vurguladı. Durdu, “TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarıyla halkın yaşadığı gerçekler arasında dağlar kadar fark var. TÜİK’in verileri, yaşadığımız geçim sıkıntısını yansıtmıyor. Mutfakta yangın var, ama TÜİK hâlâ ‘güzel havalardan’ bahsediyor!” dedi. Gerçek enflasyonu pazarda, manavda yaşadıklarını dile getiren Durdu, “Açıklanan veriler bu yangını ne söndürebilir, ne de gizleyebilir!” şeklinde konuştu. Somut bir örnek vererek, “Pazardan eli boş dönen emekçi, TÜİK’in verilerine değil, cebindeki üç kuruşa bakarak yaşamaya çalışıyor” dedi. İşçilerin vergi yükünün sırtına bindirildiğini ifade eden Durdu, “Maaşlarımız daha cebimize girmeden yüzde 27’si eriyor. Az kazanandan çok vergi alan bir sistemde adaletten söz edilemez!” dedi. Yanlış hesapların faturasını emekçilere ödetmeyeceklerinin altını çizdi. Son olarak, “Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz! Kuru vaat değil, toplu sözleşme hakkı istiyoruz! Adil bir ücret, güvenli bir gelecek istiyoruz!” diyerek taleplerine dikkat çekti. “Onurlu bir yaşam talebimizden geri adım atmayacağız! Emeğimizi yok sayanlar işçinin sesini duyana kadar susmayacağız!” diyerek konuşmasını tamamladı. “YAŞASIN EMEK VE DAYANIŞMA MÜCADELEMİZ! YAŞASIN İŞÇİNİN ONURLU DİRENIŞI! YAŞASIN TÜRK-İŞ!” diyerek eylemlerine devam edeceklerinin altını çizdi.
